KOLONİ N
ARAS SEDDIGH
In collaboration with
Fateme Frootan & Ali Derya Dostoğlu & Candaş Şişman
Aras Seddigh’in kendi ifade biçimleri ve yöntemlerinin yanı sıra farklı disiplinlerdeki çalışmalarda ortaya çıkan özgün dili araştırdığı deneysel projesi Koloni N, birbirini takiben iki farklı mekânda gerçekleşiyor. Bir bölümü Müze Gazhane - İklim Müzesi’nde 2 Kasım – 30 Kasım 2022 tarihlerinde ziyaret edilebilecek projenin ikinci ayağı ise 11 Kasım – 10 Aralık 2022 tarihleri arasında Galeri Nev İstanbul’da yer alıyor.
Bilim insanı Fateme Frootan’ın alternatif tarım yöntemlerini araştırdığı ve uyguladığı yeni nesil ekim projesiyle Aras Seddigh’in üretim sürecinin kesişmesi sonucunda ortaya çıkan yerleştirme, temellük (appropriation) prensibiyle hareket ederek bilimsel bir veri ve sanat üretimi arasında postmodern bir bağ kuruyor. İklim Müzesi’nde yer alan bu yerleştirmede, safran soğanlarına bir kabin içinde filizlenebilecekleri topraksız ve susuz, alternatif bir alan yaratılıyor ve filizlenme süreci izleyicinin gözlemine sunuluyor. Üretim yöntemini Frootan’ın çalışmasından hareketle ilk kez bir kabin ortamında uygulayan Seddigh’in deneysel projesinin kabin tasarımını ise sanatçıyla birlikte mimar Ali Derya Dostoğlu geliştirdi. Soğanlar için yapay mevsim şartlarını sağlayarak gezici bir ortam olarak tasarlanan bu kabin ortamında raflara yerleştirilen ve ortamdaki nemi içinde tutan ahşap tepsiler, soğanlar için bir çeşit toprak simülasyonu oluşturuyor. Soğanlar kabinin içinde doğal ortamlarından uzaklaştırılarak ve verimliliklerinin arttırıldığı, yeni yapay ortamlarında mevsim şartlarından etkilenmeyecekleri şekilde çevrelerinden izole ediliyor. Böylece yetiştirme sürecinde kullanılan su oranında dikkate değer bir azalma sağlanmasının yanı sıra çok daha küçük bir alanda daha fazla sayıda safran soğanı çiçeklenebilme imkânı buluyor.
Seddigh’in Galeri Nev İstanbul’un sergi mekânına yayılan desenlerinden oluşan Feragat Serisi ise,sanatçının üretim sürecinde etkilendiği ve sıkça kullandığı imgelerden mahzen, pervane, tekerlek gibi nesneler arasındaki muhtemel birliktelikleri araştırıyor. Seddigh, her bir imgeyi dönüşümlü olarak pastel, akrilik, suluboya, mürekkepli kalem, linol baskı gibi tekniklerle yüzeye aktararak kendi tanımıyla ‘karakter değişimine’ uğratıyor. Her bir resim, sırasıyla bir önceki resimde bulunan malzeme ve biçimlerden feragat ederek yeni bir form kazanıyor ve böylece, serinin son parçası olan imge de bu sürecin sonunu imleyen bir sembole dönüşüyor. Bu özelliğiyle Feragat Serisi, İklim Müzesi’nde yer alan yerleştirmedeki safran soğanlarının davranışlarını ve yaşamsal döngüsünü andırıyor: Mutant bir bitki olarak kabul edilen safran soğanları, çiçeklenme döneminin ardından mor çiçekleri üretken tohum üretemiyor. Bu nedenle üreme yöntemi bakımından kısır olarak tanımlanan bu süreçte, her bir safran soğanı tıpkı Feragat Serisi’nde olduğu gibi eski formunu terk ederek yeniden doğuyor.
Candaş Şişman’ın iki mekâna yayılan ses yerleştirmesiyse, hem kabin içindeki filizlenme süreciyle hem de Seddigh’in tuvallerindeki üretim süreciyle ilişki kuruyor. Bu aşamaların notasyon şeklinde okunup doğaçlanmasıyla üretilmiş seslerden oluşan çalışma, insan bedeninin hareketlerine ve ses kaynaklarına olan mesafesine göre değişken, kompozisyonel bir ses örüntüsü yaratarak katmanlı bir işitsel deneyim sunuyor.