ESRA ÖZDOĞAN
ŞÜPHECİ THOMAS
14 Nisan – 13 Mayıs 2023
Esra Özdoğan’ın kişisel sergisi Şüpheci Thomas, 14 Nisan-13 Mayıs 2023 tarihleri arasında Galeri Nev İstanbul’da gerçekleşiyor. Adını kutsal metinlerdeki Havari Thomas konusunun Caravaggio temsilinden alan sergi, Özdoğan’ın son iki yılda oluşturduğu seriyle fotoğrafın gerçeklik hüviyetine dair bir sorgu projesi olarak izleyiciye tekinsiz, kurgusal ve karanlık bir şüphe dünyasının temsillerini sunmayı amaçlıyor.
Yaşadığımız dünyanın gerçeğine hangi medyumlarla vakıf olabiliyoruz? Ulaştığımızı düşündüğümüz gerçek nasıl bir bilgiyi teşkil ediyor, hakikatle ne kadar örtüşüyor? Gerçekliğin ağırlıklı olarak sanal ve kurgusal bir veri deposuna dönüştüğü bu noktada, gördüklerimize ne kadar inanıyor, hangi ölçülerde bel bağlayabiliyoruz? Bu daimi şüphe ara yüzü bizi nasıl kemiriyor?
Caravaggio’nun en bilinen tablolarından Şüpheci Thomas’ta Havari Thomas, İsa’nın çarmıh yaralarına yalnızca bakarak değil, onlara dokunarak efendisinin dirilişini kabullenir. Thomas’ın şüpheciliği dünyanın neredeyse bir hikâyeye dönüştüğü günümüzde baki kalırken, sergideki fotoğrafların da dayanağını oluşturuyor. Sergideki fotografik sahneler hayali bir mikro-evren içerisinde tasarlanmış. Her birinin klostrofobik yapısı gerçeği vizörüne hapseden fotoğraf medyumuyla doğrudan ilişkili olarak düşünülmüş. Şüpheci Thomas’la aynı adı taşıyan fotoğraf dizisinde, kendi kapalı dünyalarından ve birbirilerinin içinden çıkamayan figürlerin birer hayalet gibi dolaştıkları bir evren kurgusu var. Bu kasvetli mekânın (belki ev olarak dünyanın) gerçeğine ve bilgisine çoğu zaman ressamın Thomas’ı gibi dokunarak, tensellikleriyle erişmeye çalışsalar da tıpkı Caravaggio’nun resmindeki gibi kendi kurgusallıklarından sıyrılamayan tutsaklar bunlar. Gerçek olmayan bir dünyayı, bir anlatıyı çoğu kez dokunma yoluyla aşmaya soyunuyor ancak bir gösterime tabi tutuldukları sürece beyhude çabanın ve kısırdöngünün, belki kötü bir rüyanın çerçevesinde hapsoluyorlar. Bu noktada olası en maddesel nesneler ve dokular dahi, bir duvarın, mermer bir sütunun sertliği, bir tenin yumuşaklığı olsun, dokunma yoluyla test edilirken, bilgi edinme yolunda bir çaresizliğin ifadesini veriyor. Çünkü fotografik olan, temsilin sınırları dışında bir gerçeğe erişim sağlamıyor ve fotoğraflardaki figürler (kişiler) belki bu noktada günümüz dünyasındaki replikalarımıza dönüşüyorlar.
Şüpheci Thomas formel düzeyde de Caravaggio tablosunun belli başlı biçimsel nitelikleriyle şekilleniyor. Çoğu fotoğrafta yanal ışık, gerçekçi ve heykelsi hatlar, chiaroscuro, beden yerine uzuv parçaları gibi öğelere ağırlık veriliyor. Güneşin izi olarak, mum olarak, yansıma olarak ışık, bu dramatik evrenin yalan varoluşunu güçlendirmek üzere sahneyi var eden fiziksel bir enerji olmanın ötesinde, fotoğrafın içerisinde kendisini bizzat gösteren bir aktör olarak yer alıyor.
Fotoğrafı bir gerçeklik sertifikası kabul etmek bir okumadır, fotoğrafın yalan söyleyebileceğini bilmek ayrı bir okuma, yalan söyleyebilen bir mecra olarak fotoğrafın hikâyeler uydurabileceğini kabullenmekse daha başka bir okuma. Şüpheci Thomas sergisi, iki boyutlu bir medyum olarak fotoğrafa yalan kimliğini teslim ederken, fotoğrafların yüzeyine bir yazarın, bir ressamın despotik bakışıyla biçimlenmiş bir kurgu gibi bakmayı da öneriyor. Sergi,gerçeğin birebir izi olarak okunan fotoğraf fikrine sırtını dönerken şüphe mefhumundan hareketle hikâyelere açılan, katmanlı okumalar ve temsiller üretmeyi hedeflemiş bir proje olarak da izlenebilir.