HAREM: İNCİ EVİNER

8 September - 24 October 2009

Galeri Nev yeni sezonda İnci Eviner’in “Harem” adlı yapıtını izleyici ile buluşturuyor. “Harem”in ilk gösterimi geçtiğimiz Mart ayında Caroline Naphegyi’nin Lille’deki Palais des Beaux-Arts’da küratörlüğünü yaptığı Istanbul Traversée sergisi kapsamında gerçekleşmiş ve büyük yankı uyandırmıştı. Galeri Nev, 8 Eylül 2009 tarihinden itibaren söz konusu video animasyonu Mısır Apartmanı 4. katta sergileyecek (eski DOT). “Harem” Vehbi Koç Vakfı izni ile ilk kez Türk izleyicisine sunulacak. Sanatçı, söz konusu yapıtının çıkış noktası olarak Antoine Ignace Melling’in 18. yüzyılın sonlarına doğru Sultan III. Selim’in davetlisi olarak geldiği İstanbul’da gerçekleştirdiği Voyage Pittoresque de Constantinople et des Rives du Bosphore albümünde yer alan “Harem” isimli gravürü kullanıyor. 

 

2009-2010 sezonunda Galeri Nev’de kişisel sergisi gerçekleşecek İnci Eviner “Harem” ile ilgili düşüncelerini şu şekilde dile getiriyor: “Albümde yer alan ‘Harem’ resmi, üzerinde tuhaf kadın figürlerinin dolaştığı bir mekan resmidir. Dönemin oryantalist anlayışından oldukça faklı olarak burda dramatik, baştan çıkarıcı bir ifadeye rastlamayız. Neredeyse bilimsel bir kesinlikle betimlenmiş kadınlar zamanın dışına fırlamış gibidir. ‘Harem’e duyduğum ilgi, bu donmuş kadınları bir bilgi nesnesi olmaktan çıkarıp onlara kendi seslerini kazandırmaya ve gizledikleri ne varsa ifşaya zorlamaya dönüştü. ressamın bilimsel becerisine hapsolmuş bu Harem kadınlarının biraz müdahale ile hakikat ve fantazi çiftinin altında yatan çıkar ilişkilerini ortaya çıkaracaklarını düşünüyorum. Melling’in kadınları sahneden çekilirken yerini okul yatakhanesinden kaçan pijamalı kızlar alır. Bedenine sığmayan bu genç kızlar oldukça tuhaf jestlerle ortalığı karıştırıp bizi tedirgin ederler. Ergenliğin bu taşkın ifadeleri henüz toplumsal sözleşme ile bir ittifak için girmemiş olan bu kızların agresif, oto-erotik, cesaretin ölümle yaşam arasındaki ince sınırda gezdiği durumların ifadelerdir. Harem’in içine sızarak evcilleştirilmeyeni harekete geçirmek ve bu donuk imgeleri hareketlendirerek direnme olanağı sağlamak istiyorum.”